Film çim biçme makinesi sayesinde hapisten kaçan bir adamla başlayınca manyak bir yapım diye düşündüm açıkçası.Ama ilerledikçe klişeleşen haller yüzünden sıktı.Sonra bir ara iyi bir komedi filmi oldu ama yine eski haline döndü.Bazı sahneler de gerçekten eğlendiren ama genel olarak boş bir film.Konusu bakımından da ilginç bir şeyler elde edilebilirmiş aslında.Oyuncu performansları sebebiyle beğenilmiş olabilir ama genel sıkıcı ve tahmini kolay sahnelerle örülü.Bastırılmış kişilikleri dışarı çıkarmak konusunda da etkili olduğunu söyleyemeyeceğim.Vermek istediği mesajda da başarısız yani.Matt O’Leary ve Rachael Harris de pek uyumlu bir çift de olamamışlar.Bir anda olup biten olaylar sonucunda aralarında oluşan yakınlık hiç inandırıcı değil.
Linda ve kocası da dahil olmak üzere etrafındaki herkes fazlasıyla dindardır.Kocası ile yaşadığı problemleri kız kardeşi ile paylaşmak istese de yardım alamaz.Bir gün kocası sperm bankasında fenalaşır.Linda çocukları olmadığı için kocasının oraya gittiğini düşünür.Kocası hastanede sayıklarken çocuklarla ilgili bir şeyler söyler.Linda bunu sperm bankasından olan çocuğunu bulmak istediğine yorumlar ve onun son isteği olduğunu düşünür.Sperm bankasından gizlice bilgilere ulaşır ve kocasının oğlunu bulmak için yola koyulur.Onu bulup yola çıkmaya ikna etmesi ve aralarındaki garip haller ikilinin hayatlarını değiştirecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder