8 Temmuz 2016 Cuma

Jules and Jim




Çarpıcı bir film gibi değildi başlarda , film ilerledikçe etkisi de başlıyor seni sarmaya.Sakince,usul usul hayranlığı artıyor insanın.Üç kişilik bir aşk hikayesinin anlatıldığı ilk film galiba.Jules ve Jim demişler ama bence Catherine demeliydiler sadece, yada hepsi bilemedim.Aslında derinlemesine bir karakter analizi yok filmde ama karışıklar.Yani üçünü de anlamak zor.Jules’in o tepkisiz halleri ama inatla vazgeçmeyişi, Jim’in vazgeçebilirmiş gibi durması ama bir telefonla hemen koşup Catherine gitmesi..Catherine zaten muamma bir kadın , bencil yada fettan biri gibi görünüyor ama kesinlikle daha fazlası.Filmi izleyen çoğu kişi Catherine kızmış ama bu şekilde yaşayan bir adam olsaydı eminim daha ılımlı yaklaşırlardı.Catherine kendisine yapılan yanlışlara da hemen karşılık veriyor.Kendisini aldatan erkeği o da aldatıyor,devam edeceksek eşit olmalıyız diyor.Ama yine de hiç birinin yerinde olmak istemeyeceğiniz karakterler.Filmin bir başka güzel yanı benim en sevdiğim şey , diyalogların çok güzel olması.Bir başyapıt ve benim kadar geç kalmayın derim ben izlemek için.



Filmde bomba sahneler vardı yalnız,ayrı ayrı bayıldım.Öğle güzel detaylar vardı ki hangi birini anlatayım.Mesela ; bir sahne de anarşist bir adam ve kadın öpüşürmüş gibi yaparlar ve insanlar gidince duvara yazı yazmaya başlarlar.Adam ‘boya bitti yine anarşistler imla bilmiyor diyecekler’ der.Birinde de Jim bir mekanda kadının biriyle karşılaşır ve kadın hiç durmadan konuşur.Kadın hayatında ki adamları nasıl aldatıp,terk ettiğini anlatır ama hiç nefes almadan.Jim hem onu dinler hem de gelen geçenle selamlaşır,kadın bu duruma alışıkmış gibi hiç duraksamaz ve konuşmaya devam eder.Jim’in Catherine sevme şekli de ayrı bir hoştu hani demeden  geçmeyeyim



Konusu ;

Jules okumak için Fransa’ya gelen bir Almandır.Jim ile tanışır ve çok iyi arkadaş olurlar.Sürekli beraber vakit geçirirler.Bir gün bir heykel resmi görürler ve heykelde ki kadın silüetinin gülüşü onları büyüler.Hemen yola çıkıp gidip heykeli görürler.Catherine ile tanıştıkların da onun gülüşünü beğendikleri heykele benzetirler.İki arkadaş da ondan etkilenir ama Jules samimiyetini ilerletir.Jim’i de uyarır ona karşı bir şeyler hissetmemesi için.Beraber gezip eğlenmeye başlarlar ve Jim ondan etkilenmeden duramaz.Jules ve Catherine evlenirler ve bir kızları olacaktır.Ama savaş çıkar ve Jules kendi ülkesi adına,Jim de kendi ülkesi adına savaşa katılır.En büyük korkuları birbirlerini öldürmektir.Savaş biter ve ikisi de sağ döner.Yıllar sonra tekrar görüşme kararı alırlar ve Jules, Jim’i evlerine davet eder.Jim arkadaşlarının evliliklerinde bir sorun olduğunu anlar.Catherine başka bir adamla evlenmek istiyordur ve Jules onu terk etmesini istemiyordur.Jules arkadaşının Catherine den hoşlandığının farkındadır ve ondan kendini tutmamasının ister.Catherine yeter ki beni ve kızımı terk etmesin,istersen onunla birlikte olabilir hatta evlenebilirsin der.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder