23 Ağustos 2016 Salı

Phobia

Hint usulü korku filmi nasıl olur acaba dedim ve izledim filmi.Bir korku filminde olabilecek tüm klişeler vardı.Duvarı dinlerken bir anda ortaya çıkan matkap,şüpheli bir komşu,hayaletler falan artık aklınıza ne geliyorsa.Bunların hepsini harmanlayıp üstüne de agorafobisi olan yani evden çıkma korkusu olan bir kız koyun bakın neler oluyor.Aslında çıkış yolu güzel , korkudan sokağa çıkamıyorsun ama ya ev daha tehlikeliyse..Kızın korkudan ölmesi an meselesi anlayacağınız , ne dışarı çıkabiliyor nede içeride kalabiliyor. Radhika Apte’yi ilk kez bir filmde izledim ama kesinlikle bayıldım.Zaten resmen makyajsız oynamıştı ve acayip doğal bir haldeydi.Filmin sonu hep başındaki bir sahne ile bağlanır ya hani siz hiç dikkat bile etmemişsinizdir.Bu da öyle bir final yapıyor ama ben böyle bir son beklemiyordum açıkçası.Klişelerine rağmen yine de idare ederdi şahsen , bir bakılabilir anlayacağınız.
Konusu ;
Mehap ilgi gören genç bir ressamdır.Sergisinin çıkışında arkadaşı ile birlikte taksiye binerler.Arkadaşı kendi evinde iner ve Mehak yola devam eder taksiyle.Taksi de uyuya kalınca , taksicinin saldırısına uğrar.Saldırı sonucu agorafobisi oluşur ve evden çıkamaz bir  türlü.Ablası ve arkadaşı Shaan onun çok çabalar ama yine de başarılı olamazlar.Ablası aynı evde kalmalarının oğluna zarar verdiği düşünür ve Mehak’ın kahvesine uyku ilacı koyup onu başka bir eve taşırlar.Shaan sürekli yanına gidip gelip ona yardım eder ama Mehak hep art niyet arar altında.Yaşadığın evin sahibinin ortadan kaybolduğunu ve sebebinin eski sevgilisi olan yan komşu olduğunu öğrenir.Kadının öldürüldüğünü ve bunu komşunun yaptığını düşünür.Kimseyi ikna edemese de bunu kanıtlamak için uğraşır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder