31 Mart 2016 Perşembe

Çalsın Sazlar

Şimdi baştan söyleyeyim Belçim Bilgin için kim Türkan Şoray’ın veliahtı diyorsa ağzına kürekle vururum vallahi.Şu film için nasıl güzel şarkı söylemiş de,nasıl güzel oynamıştı falan deyip durdular vallahi meraktan oturup izledim.Tamam kadının sesinin gideri var ama abartılacak düzeyde değil ne yaptınız beee.Oyunculuk zaten donuk surattan bir sonraki evreye geçiş işte hadi onunda gideri var diyelim.Ama gerçekten reklam için demeyecekleri yok şu insanların pes.Filmin pek gideri yok açıkçası,senaryoda vasat ama sonu kadar olamaz.Böyle saçma bir son görmedim,bütün film çöp oldu resmen.Caner Cindoruk için de sağlam bir tavsiye sakın bir daha sarhoş rolü yapmasın iğrenç oluyor.Sen ailenin iyi oğlu modundasın , sen kim serserilik kim,sarhoşluk kim.Engin Hepileri ise idare eder cinstendi ama onda da bir çaba yoktu çok sıradan bir oyunculuk vardı.Neyse işte meraktan izlenebilecek bir film olmuş anca o kadar eder.
Konusu ;
Mahir , çocukluk arkadaşı Barba’nın meyhanesinde klarnetçilik yapan bir adamdır.Bir gün Anadoludan bir arkadaşının tavsiyesi ile yeni bir şarkıcı alırlar aralarına.Yasemin hem güzelliği ile hem de sesi ile bu iki adamı etkiler.Barba evli ve üstelik karısı hamile bir adamdır ama yinede gizleyemez ilgisini.Mahir serseri ve vurdumduymaz biridir ve Yasemin’e deli gibi vurulur.Başlarda Barba’ya ilgi gösteren Yasemin onun evli olduğunu anlayınca Mahir ile yakınlaşır.Bu durum Barba’nın moralini bozar ve durumun siyasi olaylarının da etkisiyle bu iki arkadaş sürekli birbirleri ile uğraşmaya başlar.Günümüz de ise yaşlı bir amcanın ailesi,babaları için akıl raporu almaya çalışırken yaşadıkları şok onları şüpheye düşürür.Babaları hem Mahir hem Barba olduğunu söylemektedir.Amca kendini hem Rum hem de Müslüman bir hacı olarak anlatmaktadır doktorlara.Aile babalarının geçmişini araştırmaya başlayınca geçmişteki hikaye günümüze taşınır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder