31 Mart 2016 Perşembe

The Duke Of Burgundy

Film hakkında hiç bilgim yoktu ama merak edip başladım ve şuan meraklı oluşuma  şükrediyorum.Daha başlangıç fragmanı ile insanı hayran bırakan bir film.Böyle başlayınca hezimete uğratmasa bari dedim ama muhteşemdi…Hizmetçi olduğunu anladığımız bir kadın , evin sahibi tarafından resmen köle gibi azarlanıp,çalıştırılıyor.Yaptığı yanlış sonrası verilen cezayı da görünce ne oluyor beee derken buldum kendimi.Neyse ki sorun yani olay anlaşılıyor.Aralarında mazoşist bir ilişki var bu iki kadının.Kesinlikle şunu da söyleyeyim Grinin elli tonu yanında halt etmiş.Bu filmdeki istekler ve beğeniler daha gerçekçi ve bu yüzden daha inandırıcı.Böyle söyleyince de erotik bir film sanmayın.Kesinlikle çıplaklık yok ve abartılmış sahnelere yer verilmemiş.

Filmin diğer bir enteresan detayı hiç erkek olmaması.Kadınların günlük yaşantısında da hiç bir şekilde erkeğe yer yok.Artık buraya Cennet mi dersiniz yoksa Ütopya mı bilemiycem.Çünkü yaşadıkları orman resmen cennet gibi bir yer.Özellikle yaşadıkları eve hayran kalmamak elde değil.Gayet sofistike bir hayatları var ve burada kelebekleri üzerine araştırmalar yapıp,bu konuda kitaplar yazan kadınlardan ibaret.Zaten filmin adı da buradan geliyor.Burgonya Dükü nesli tükenmek üzere olan bir kelebekmiş.Film boyunca gösterilen kelebekler ve Cynthia karakterinin kabus sahnelerinde ki görüntülere bayılacaksınız.Muhteşem görüntülerin olduğu harika bir film.Daha fazla anlatıp sürprizi kaçırmayayım ama mutlaka izleyin ama dikkatle izleyin….

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder