12 Mayıs 2016 Perşembe

The Intern

Yaşlı bir adamın ne denerse denesin evde canı sıkılınca ; kendini oyalayacak bir şeyler araması ve en iyisinin tekrar çalışmak olmasını düşünmesi gayet normal tabii.Bu gibi durumlarla hep karşılıyoruz ama bu adamın gidip stajyer olmayı seçmesi yani kısaca ayak işlerini yapması tabii ki normal değil.Ama 70 yaşındaki bu adam ne olursa olsun uğraşacak bir şeyleri olması için hiç gocunmuyor ve her işi yapıyor.Hikaye böyle giderken bir anda çok çalışan bir kadının kocasını ve kızını ihmal etmesi durumuna dönüşüyor.Başarılı bir kadın ve etrafındakiler tarafından pek de sindirilemeyen bu durum onun sürekli kendini sorgulamasına neden oluyor.İşte burada o deneyimli stajyer ona yol gösteriyor ve başarısını kimsenin törpülemesine izin vermemesi için ona destek oluyor.Filmi Robert De Niro , Anne Hathaway , güçlü oyuncu kadrosu ve bu hikayesi sebebiyle pek bi sevdim.Bence izlemelisiniz.

Konusu ;
Ben karısının ölümünden sonra emekliliğinden iyice sıkılmış ve merak ettiği tüm kurs ve gezilere katılıp durmuştur.Ama ne yaparsa yapsın sürekli eve dönüp yalnız kaldığı için kendine bir uğraş aramaktadır.Bir e-ticaret şirketinin sosyal sorumluluk sebebiyle 6 aylığına 65 yaş ve üstü kişilere stajyerlik vereceğini duyunca hiç düşünmeden başvurur.Şirketin sahibi Jules adında bir kadındır ve çok yoğun bir iş temposu vardır.Ben de onun stajyeri olarak terfi edilince ona yardım etmeye çalışır.Ama Jules bunun işe yaramayacağını düşünüp ona bir iş vermez.Ben ofiste kendince işler bulup onları halletmeye başlayınca herkesin dikkatini çekmeye başlar ve bir anda Jules’in en büyük yardımcısı olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder