Nuri Bilge Ceylan deyince malum artık akan sular duruyor, o denli harika bir yönetmen. Yine o kadar güzel bir film yapmış ki nereden başlasam anlatmaya bilemiyorum. Görüntülerin muhteşemliği, harika bir hikâyeyi bu denli iyi bir senaryo ile anlatması, filmde oyuncuların her birinin bu denli ustalıkla rol almasına ayrı ayrı hayran kaldım. Resmen 3 saat boyunca büyülenmiş gibi izledim filmi. Babanın ve oğlunun aynı kaderi paylaşmasını öyle derinlikli anlatıyor ki izleyen herkes kendinden bir şeyler bulur filmde. Sinan’ın hırçınlığında, babasına karşı tutumunda, etrafındaki insanları küçük görmesinde, egosun da herkes hayatının bir dönemini mutlaka görecektir.
Filmin başrolü Doğu Demirkol’u tebrik etmeden olmaz. Kibirli konuşma halleri, bakışları ve tavırlarıyla karakteri o kadar iyi canlandırmış ki Nuri Bilge’ye neden bu adam sorusunu sordurmuyor insana. Ama bir diğer övgüyü de kesinlikle diğer başrol oyuncusu Murat Cemcir almalı. Basında maalesef Cannes’da ki fotoğraf krizi ile yer alması filmdeki oyunculuğunun gölgesinde kaldı. En az Doğu kadar önemli bir karakteri ve film de ve gerçekten ustalıkla canlandırmış. İki komedi oyuncusunu alıp böyle bir filmde oynatmak da zaten Nuri Bilge gibi bir ustanın başarısı olabilirdi. Film resmen bu iki adamın üzerine kurulu ve ikisi de çok iyi iş çıkarmış.
Film demlendikce güzelleşen yapımlardan. Sinan ve yazar Süleyman arasında geçen konuşmayı tekrar dinlemek isterim. İmamlarla yaptığı konuşma, annesi ile babası hakkındaki hesaplaşması ve babasını sonunda anlamasın da yatan detaylarla harika bir film. Mutlaka ama mutlaka izleyin. (Yalnız Kpss sınavının kışın yapıldığı nerede görülmüş. O gözden kaçırılmış bir detay olmuş maalesef.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder