Tatlı mı tatlı bir Kore dizisi. İçinde kitaplar da olunca
tadından yenmez bir hal almış. Hele hele dizide kadınların giydiği kıyafetleri
de görseniz bayılırsınız. Her bakımdan izlenmesi için sebepler veriyor dizi.
Aşk zaten olabildiğince güzel, ee daha ne olsun.
Dizide ki sevimli çiftimiz çocukluk arkadaşı. Ama erkek
aralarında ki yaş farkı sebebiyle de bir türlü kadına açılamamış. Kadın da
gidip ona ilk seni seviyorum diyenle evlenmiş doğal olarak. Ama evliliği
yolunda gitmemiş ve boşanmaya karar vermiş. Hiç kimseye söylemeden hayatını
düzene sokmaya çalışıyor ama hamileliği döneminde uzak kaldığı iş dünyası onu
bir türlü kabul etmiyor. Hatta gizlice
çocukluk arkadaşının evinde kalıyor. Sanki ona temizlik için birini bulmuş gibi
yapıyor ama bütün işleri kendi hallediyor. Sonunda dayanamayıp CV de ki iş
tecrübelerini silip daha vasıfsız olacağı bir işe başvuruyor. En yakın
arkadaşının editör olarak çalıştığı yayınevine. Bir şekilde işe koyuluyor ama
kayırma olmuş gibi sayılmasın diye birbirlerini tanıdıklarını söylemiyorlar iş
yerinde. Arkadaşı onu evinde gizlice yaşarken de bulunca gel ilk maaşını alana
kadar kalabilirsin diyor.
Yıllardır gizli gizli sevdiği arkadaşı ile hem iş yerinde
hem de aynı evde olunca adam acayip mutlu oluyor ama bir türlü söyleyemiyor onu
sevdiğini. Ta ki bir kitap kapağı tasarımcısı da kadına aşık olana kadar.
Kıskançlık araya girince işler değişiyor. Hem rekabet başlıyor hem de kaybetme
korkusu.
Kadın ve adam’ın aşkı zaten izlenmesi için yeteri kadar sebep
veriyor ama bir de yan karakterler var. Yeni stajyerler, diğer editörler,
asistanlar falan derken her karakter ayrı bir macera ile dizide yer alıyor. Ama
en önemlisi yayın dünyası ve yazarlar hakkında da bazı bilgiler
edinebiliyorsunuz dizide. Ben çok severek izledim vallahi kaçırmayın derim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder